Koçluk Eğitimlerimiz
Kurumlar Açısından
- Kurumu fark yaratarak geleceğe taşıyacak olan liderlerin / lider adaylarının ihtiyaçlarına özel gelişim hizmeti almaları ile motivasyonlarının ve kuruma bağlılıklarının arttırılması
- Kişi / kişilerin bireysel kariyer beklentileri ile kurumun ihtiyaçlarını birbiriyle uyumlandırarak, organizasyonel performansın arttırılması
Koçluk Hizmeti Alanlar Açısından
- Kişilerin performanslarına ve/veya hayat kalitelerine etki eden güçlü ve gelişmesi gereken alanlarına odaklanması
- Potansiyeline ilişkin farkındalığının arttırılması
- Uzun ve/veya kısa vadeli hedeflerine ulaşmak için ihtiyaç duyduğu motivasyon ve kendine güvenin arttırılması
- Bire bir koçluk çalışması haftalık yaklaşık birer saatlik oturumlarla yürütülmektedir.
- Bu tür bir çalışma yaklaşık 20–24 buluşma sonucu, 5-6 aylık bir sürede tamamlanmaktadır.
- Çalışmanın gidişatına göre 10-12’inci haftalardan sonra, oturum aralıkları 15 günde ya da ayda bire çıkartılabilir.
- Kişisel ihtiyaçlara göre ve koçluk alan kişinin gelişim hızına göre bu süre, artı- eksi birkaç hafta fark edebilir
Birinci Aşama - Analiz
Bu aşamada, kurumun ve / veya koçluk alacak kişilerin hedefleri, ihtiyaçları ve öncelikleri değerlendirilir.
Kurumsal koçluk programında, koçluk alacak kişi/kişilerle ilgili, varsa mevcut yetkinlik analizleri, performans değerlendirme sonuçları, yönetici ve IK’nın görüş ve değerlendirmeleri ilişkin bilgi toplanmaya çalışılır.
İkinci Aşama - Uygulama
Bu değerlendirmeler sonrasında koçluk görüşmelerine başlanır.
Koç farklı yöntem ve uygulamalarla koçluk hizmeti alan kişi/kişilerin iş yapış tarzı iş sonuçları, somut performans göstergeleri ile yöneticisi/ iş arkadaşları tarafından algılanışı ve
diğer konularda gelişim ve değişim amaçlı çalışmalar yaparlar. Çalışmanın başlangıcında önemli bir nokta koçluk alan kişi/kişilerin gelişim alanları konusunda mutabık olması ve değişime istekli olmasıdır.
Koç gerektiğinde ev ödevleri verir, birlikte vaka analizleri yapılır, alternatif davranış şekilleri, yaklaşımlar ve bunların iş sonuçlarına etkisi tartışılır. Yeni yaklaşım ve tutumlar belirlenir ve uygulama yolları
geliştirilir.
Üçüncü Aşama - Geri Bildirim ve Değerlendirme
Her koçluk görüşmesi sonunda koçluk alan kişi/kişilerin görüşmeden kazanımları hakkında geribildirim alınır.
Ayrıca kurum tarafından koçluk alan kişilerin gelişimine yönelik geribildirim ve raporlama talep edilirse, koçluk hizmeti alan kişi/kişilerin bilgisi dahilinde ve kişiye özel bilgilerin gizli kalması koşulu ile, çalışmanın belli dönemlerinde (3 ya da 6 aylık periodlarda) IK ve doğrudan bağlı olduğu yöneticisi ile gelişim değerlendirilir. Aynı zamanda kişi/kişilerin gelişim alanlarına ilişkin hedefleri üzerinde gösterdiği değişim konusunda geri bildirim alınır.
Beklentilerin Netleştirilmesi
- Koçluk Öncesi Beklentileri Belirleme Formu
- Gelişim Yolunda Değerlendirme Anketi
Hedef Belirleme Araçları
- · SWOT Analizi Çalışması
- Kişisel Vizyon Çalışması
- Başarı Engelleri Formu
- Kişisel Denge Çemberi
- Profesyonel Denge Çemberi
- Liderlik Denge Çemberi
- Davranış Tarzları Envanteri
Kariyer Gelişimi Araçları
- Kariyer Matrisi
- Kariyer Senaryosu Yazma
Çatışma Çözme Araçları
Zaman Yönetimi Envanteri
Zaman Yönetimi Araçları
İletişim Araçları
Güçlü Sorular
Temel Değerleri Belirleme Listesi
Koçluk oturumlarında ortaya çıkan ihtiyaçlara göre yeni araçlar eklenebilmektedir.
Pusula Koçluk Programları’nın genel içerik / kapsamı aşağıda belirttiğimiz ana konu başlıklardan oluşmaktadır:
- Vizyonu netleştirmek
- Yaşam dengesini keşfetmek
- İstenilen hedeflere ulaşabilmek için gerçekçi stratejiler geliştirmek
- Başarıyı engelleyen faktörleri tespit etmek ve ortadan kaldırmak
- Güçlü yönleri ve becerileri daha üst noktalara taşımak
- Anlamlı ilişkiler geliştirmek
- Etkili liderlik tarzları geliştirmek
Pusula Kurumsal Koçluk Programı’nın amacı, yöneticilerin / yönetici adaylarının ve genç yeteneklerin,
- kariyer yollarında ya da özel yaşamlarında kendilerine güçlü hedefler koyabilmelerine,
- bu hedefleri hayata geçirebilmeleri için ihtiyaç duydukları içsel motivasyonu kazanabilmelerine,
- yönetim görevleri içinde ihtiyaç duydukları kişilerarası ilişkileri başarıyla yürütmelerine
- iş ve özel hayatlarında maksimum etkiyi yaratabilmelerine düzenli bire-bir koçluk oturumlarıyla yardımcı olmaktır.
Koçluk, İngilizce’de “Coaching” kelimesi karşılığında kullanılıyor. “Coach”, değerli malların bir noktadan diğerine taşınması için yararlanılan bir ulaşım aracına verilen isim olarak ilk kez 1500′lü yıllarda kullanılmış. Zaman içinde bir durumu bulunduğu aşamadan daha ileri aşamalara taşımak anlamında kullanılmasıyla, koçluk “çalıştırıcı” ile eş anlamlı anılmaya başlanmış. Aslında Koçluk tam anlamıyla değerli olanın, yani “İNSAN”ın, potansiyelinin bir noktadan hedeflenen diğer noktaya taşınmasına odaklanıyor.
Biz koçluğu, koçluk almaya istekli kişilerin iş ve/veya özel yaşamlarında kendilerinin seçtiği ve ihtiyaç duyduğu alanlarda potansiyellerini harekete geçirip yüksek performanslı değişim yaratabilmeleri için kurdukları ilişki biçimi olarak tanımlıyoruz.
Koçluk ilişkisinde, koçluk hizmeti alanı, kendi potansiyelini kullanarak kendisi için en doğru kararları verecek en yetkili kişi olarak kabul ediyoruz. Koçu ise, kişiye özel gelişim yolculuğunda koçluk alanın kaynaklarına ulaşıp, belirlediği amaçlar doğrultusunda harekete geçirmesinde yol arkadaşlığı yapan profesyonel rehber olarak tanımlıyoruz.
Koçluk ilişkisinde, her kişinin kendine has gelişim yolu ve tarzı olduğunu varsayıyoruz ve tüm süreci kişiye özel tasarlıyor ve yürütüyoruz. Koçluk sürecinde koç olarak, koçluk hizmeti alanın ajandasına bağlı kalıyoruz.
Gelişmiş ve gelişmekte olan toplumlarda insanın kendini, yaşamı, varoluşunu sorguladığı, sorularına “hızlı” yanıtlar aradığı, modern çağın mekanik ihtiyaçlarının ve üretiminin yanı sıra tüm bunların “neden?” ve ne için?” yapıldığı ve “olduğu”nun sorgulandığı bir dönemdeyiz. Bu konuların artık sadece felsefe sohbetlerinde değil, günlük hayatın içinde, iş yaşamında konuşulur, tartışılır olduğunu görüyoruz.
Doğu toplumları bu soruları sufizm gibi mistik, ruhsal bakış açılarıyla cevaplamaya çalışırken, batı toplumları “yönetim bilimi”, “kişisel gelişim” gibi isimlerle ortaya çıkardıkları sistematize edilmiş anlayışlarla cevaplamaya çalışıyorlar. Bu arayış, doğu toplumlarının mistik ruhsal gelişim anlayışı ile batı toplumunun sistematik yönetim ve gelişim anlayışının tek başlarına insanların ihtiyaçlarını karşılayamaz olması ile ilgili olsa gerek…
Batı’da giderek yaygınlaşan temel yaklaşım, insanlarının bireysel alanlarını koruyarak iş yaşamlarında “yüksek performans” ile üreten takımların üyesi olarak çalışabilmeleri. Bu, doğal olarak iyi insan ilişkilerini, kişisel liderliği farkındalıkla ve yerine göre bir takım üyesi olarak takım liderliğine dönüştürebilmeyi, sıradan değil fark oluşturabilecek yaratıcılığı ortaya koyabilmeyi gerektiriyor. İnsanların bu ihtiyaçlarını karşılamak üzere tasarlanmış olan pek çok eğitim ve gelişim çalışmaları arasında “koçluk” hızla üst sıralarda yer alma yolunda…
Ülkemizde henüz tanınmaya başlayan koçluk 1980′li yıllardan bu güne özellikle gelişmiş ülkelerde ve çok uluslu şirketlerde yaygın olarak kullanılan bir kişisel gelişim metodu. Koçluğun insan yaşamına ve iş yaşamına getirdiği katkıların somut olarak ölçülmesi konusunda da pek çok araştırma yapılıyor. Elde edilen sonuçlar, özellikle yönetsel kademelerde bulunanların, iş sahiplerinin ve yaşamlarında gelişim, yüksek motivasyon ve başarı peşinde olanların koçluk almaları halinde yaşamlarının pek çok alanında istedikleri sonuçlara ulaşabildiklerini kanıtlanıyor.
Bizim İçin Ne Dediler?
Hayatımda önemli dönemlerden bir tanesi ve belki de şimdiki Mert Yılmaz'a en çok şekil veren dönemdi diyebilirim. O nedenle sizi oldukça sık anmışımdır. Tabii sadece olumlu yönde 🙂
Mert Yılmaz
Koçluk eğitiminin, hangi seviyede olursa olsun yöneticilere, sorgulamak yerine çözüm ÜRETTİRMEYİ, işi yapmak yerine işi yaşamak yetkinliğini kazandıran bir eğitim olduğunu düşünüyorum.
Ömer H. Ocak
Yönetici Koçluğu programı, ilk ve asıl olarak güçlü olduğum alanlarla beraber geliştirmem gereken alanların “farkındalığını” sağladı. Programa başlamadan önce zaten yönetici seviyesinde olan bir çalışanın yeterince kendini geliştirmiş olduğu önyargısına sahip iken, zaman içerisinde kişinin başka bakış açıları da geliştirebileceğini ve bunun yöneticilik hayatıma “zenginlik” kattığını farkettim. Şu anda güçlü olduğum alanları biliyorum ve bunları kullanıyorum. Geliştirmem gereken alanları farkındayım ve bunlar üzerinde çalışıyorum. Yönetici Koçluğu programına başlayacak olanlara öncelikli tavsiyem değişime açık olmalarıdır. Bu programın çıktılarını, ömür boyu sürecek olan serüvenin içerisinde kullanıyor olmanın keyfine varacaklarına eminim.
Ozan Ersen
Iş yaşamının yoğun temposunda hedefler, olaylar ve öncelikler kolaylıkla karışabiliyor, karmaşıklık yaratıyor ve farkına varmazsanız hedefinizden uzaklaşabiliyor veya verimsiz işlerle uğraşabiliyorsunuz. Koçluk, bana gerçekten ulaşmak istediğim hedeflerin netleşmesinde ve bunlara uzanan yolda nelerin önemli ve öncelikli olduğunu anlamam için düşünmemi sağlayan harika bir liman oldu. Yoğunluğunuzun içerisinde haftada-iki haftada bir her şeyden izole olarak düşünme ve değerlendirme yapabileceğiniz bir ayna karşısında oturuyorsunuz. Fikir ve hislerinizin karşıdan nasıl göründüğünü ve bunun amaçlarınızla nasıl eşgüdümlü olduğunu fark etmenizi sağlayan keyifli bir süreç. Bu süreçte önemli olduğunu düşündüğüm bir kaç değişim yaşadım; öncelikle kendime ve çevremdekilere daha fazla soru sormaya başladım. Görünenin altındaki sebepleri anlamak veya anladıklarınızı test etmek için bunun önemli olduğunu fark ettim. Sonuç odaklıyımdır ve bunu yaparken sürece de odaklanmamı ve bu bölümü daha verimli kılmamı sağlayacak şekilde neler yapabilmemi düşündürdü. Bunların birçoğunu bilsek de uygulama imkânı vermesi ve sonuçlarını tartışacak olmanız size bir disiplin sonra da düşünmeden yapabilecek bir alışkanlık veriyor. Koçunuzla bir sonraki buluşmanıza ödevlerinizi yaparak gitmenizönemli. Bunları gerçekleştirdikçe de Koçunuzla iletişiminiz kuvvetleniyor ve ilerlemenizi gözlemleyebiliyorsunuz. Koçluk zaman zaman akıl hocalığı ile karıştırılıyor, oysa burada size akıl veren değil aklınızı netleştirmeniz için size yardımcı olan biri var. İş yaşamında her zaman bu açıklıkta paylaşabileceğiniz kişiler çevrenizde olmayabiliyor. Bu nedenle de her yöneticinin ona ayna tutabilecek bir koçu olmalı diye düşünüyorum
Tolunay Tomruk
Koçluk süreci öncelikle kendimle daha fazla yüzleşmemi sağladı. Sokrates'in de binlerce yıl önce dediği gibi her şey kendini bilerek başlıyor. Ama bunu söylemek kolay da eyleme dökmek o kadar da kolay değil. İnsanın kendini keşfetmesi uzun ve meşakkatli bir yolculuk, türlü şaşırtmacayla, beklenmedik sürprizle dolu bir yolculuk! Fakat bu yolculuk başarılı bir yönetici olmanın önkoşulu... Tüm yöneticilere ve yönetici adaylarına bu yolculuğa çıkmalarını tavsiye ederim. Bunu yolculuğun sonuna varıp, ödüle hak kazanmış biri olarak mı söylüyorum? Tabii ki hayır, bu yolculuğun o anlamda bir sonu yok. Güzel olan da bu zaten. Sevgili koçuma bu yolculukta bana eşlik ettiği, yol gösterdiği için teşekkür ediyorum. Bu yolculuktan onun da en az benim kadar keyif aldığını umuyorum. Kendi adıma hayat boyu bir yol arkadaşı kazandığımı düşünüyor ve bundan büyük mutluluk duyuyorum
Tolga Yücel
Yönetcilik hayatımın ilk günlerinden itibaren Pusula’dan Dr.Sema Süvarioğlu ile çalışma şansım oldu. Koçluk sürecinden tek bir beklentim vardı o da “Daha iyi yönetici nasıl olabilirim ?”. Çalışmalarımız boyunca, ne derinlikte insan odaklı, ne derinlikte iş odaklı bir tarzım olduğunu keşfettim. Ve bu bilinçle, hedeflerime ulaşabilmek için erişilebilir stratejiler geliştirme imkanını buldum. Koçluk sürecinin bana en büyük katkısı “farkındalık” oldu. Güçlü yönlerimi, becerilerimi ve liderlik tarzımı fark etmek, takım arkadaşlarımın benden beklentilerini fark etmek, onların motivasyonlarını arttırmam için neler yapabileceğimi fark etmek. Kısaca, bir şekilde bildiğim ama uygulama bilincimin olmadığı noktaları fark etmemde çok etkili bir süreç oldu. Koçluk programına dahil olmayı düşünen tüm adaylara tavsiyem; koçluk programında öğrendikleri ve keşfettikleri teorileri mutlaka iş hayatında uygulamaları ve uygulama için zaman yaratmaları. Ve en önemlisi, daha iyi yönetici olmak için uğraş vermeleri.
Erdem Şekeroğlu
‘’Sevgili Öğretmenim’’ diye bir film vardı, hatırlar mısınız? Sydney Poitier baş rolü oynardı. Çocukluğumda en etkilendiğim rollerden biriydi. Neden etkilendim sorusunun cevabını yıllarca düşündüm ve ancak bu yaşımda ve bu tecrübemle verebildim: Farkına varabilme, değişebilme ve yaşanılan değişimle gurur duymak beni büyülüyor, kelebek gibi hafif, ateş böceği gibi şen, bir bilge gibi duyarlı hissettiriyor bana. Günlük hayatın gerçekleri arasında biraz mola verip bu büyüleyici yola çıkmayı tüm profesyonellere tavsiye ediyorum.
Arzu Saraç
Hayatınızda bazı şeylerin farklı olmasını arzuladığınız anlar oluyor mu? Ancak hayatın yoğun temposuna yenik düşüp, bahaneler üretip hayat ve iş dengesini kurmayı ertelediğiniz anlar. Sizin için önemli olan değerlere gerekli önceliği veremediğiniz anlar. Koçluk bana bu dengeyi kurmamda yardımcı oldu. Bana benim için önemli olan ancak yeteri kadar önem veremediğim alanlara odaklanmamı sağladı. Daha mutlu bir insan olabilmem için ufkumu açtı. En önemlisi koçum bana asla ne yapmam ya da ne yapmamam gerektiğini söylemedi. Mutlu olduğum resmi çizmeme ve o resimdeki kişi olabilmem için gerekli adımları atmam için kendime inanmamı sağladı. Koçluk sürecinde en önemli konu kişinin buna inanması, değişime açık olması ve gerekli adımları atacak enerjiyi yaratması. Bu vesile ile koçuma tekrar binlerce teşekkür ederim.
Burak Şimşek
Çok keskin bir viraj alırken çalışmaya başladım Sema Hanım ile.. Sema Hanım’ın beni soktuğu yol ile bundan sonra hiçbir virajı o kadar keskin değil artık. İçimdeki insanı keşfettim, huzur doldum. Kaygılarımdan arınıyorum her gün. Beter bir robot olmaktan kurtulup insan oldum yeniden. Bütün bu yolculuğu Sema Hanım’ın koçluğu ile yaralanmadan hep öğrenerek keyifle sürdürdüm. Ve bu yolculuk artık hiç bitmeyecek….
Özlem Terzi
Sema Hanım, Kıymetli Hocam merhaba, Şuan, önümüzdeki hafta insan kaynakları eğitimimizdeki programla ilgili olarak davranış değerlendirme anketlerine bakıyorum; Cansu Hanım’ı değerlendiriyorum, onun beni değerlendirmesine bakıyorum. Dışarıdan gözlerin bana bakışıyla benim kendimi konumlandırdığım kişinin bazı noktalarda farklı olduğunu gördüm. Bunu irdelerken, sizinle tanışmamızdan, sizin eğitimlerinizden sonra hem olaylara daha farklı, sakin, pozitif bir pencereden bakmaya başladığımı, hem de kendimi yavaş yavaş daha iyi tanımaya başladığım bu bakış açısıyla daha mutlu olduğumu ve hayat kalitemin arttığını farkettim. Aslında bunu birkaç kere de farklı arkadaşlarımdan duydum; “Yücel sen değiştin, daha iyi hissediyorum senin yanında, çok iyi bir enerjin var” şeklinde. İnsanları eleştirmek, hatta arkalarından konuşmak, dedikodu yapmak bizim toplumumuzda maalesef çok yaygın ama, teşekkür etmek, iyi bir şeyler söylemek konusunda çok başarılı değiliz sanırım. Ben de bu toplumun bir bireyiyim ancak, bunlar gibi birçok kalıptan çıkmaya çalışan bir birey. Sizinle birlikte geçirme fırsatı yakaladığımız zaman çerçevesinde öğrendiklerim, hayatımda oldukça olumlu değişikliklerin olmasına, kendimi daha iyi tanımama ve daha mutlu bir insan olmama yardımcı oluyor. Destekleriniz için size çok teşekkür etmek ederim.
Yücel Yetişkin
Sema Hanım Merhaba, Dün coaching yolculuğumuzun son seansıydı, kendi adıma bu seanslar esnasında neler kazandığımı aktarmak isterim. Öncelikle bu yolculuk “sizinle” olduğu için kendimi çok şanslı sayıyorum. İnanıyorum ki bir başkası ile olsaydı, bu kadar derinliği olmayacak, bu kadar etki göstermeyecekti. Sizinle görüşmelerimiz günlük işlerimde benim ve ekibimizin dışında başka birimleri de etkileyecek büyük yangınların olduğu bir döneme rastladı ve bu yangın zamanlarını sabırla ve sakince atlatabildiysem katkınız çok büyük. Gelişim alanlarımın tamamında Nirvana’ya ulaştığımı söyleyemem ☺ pek tabi ama görüşmelerimizin finalinde baştan bu yana kendi adıma ne kadar yol aldığımı görmek çok sevindirici. Ayrıca bundan sonra kuvvetlendirmem gereken kaslarımın neler olduğunu, hangi noktalara odaklanmam gerektiğini bilmek ve yol haritası çizebilmek de güvende hissettiriyor. Şu anda yangınlarda dahi, daha soğukkanlı davranabilmek, hatalara karsı daha toleranslı olabilmek, sabırsızlığımı dizginleyebilmek, “o ne der, bu ne düşünür” demeden doğru bildiğim yolda ilerleyebilmek, eltimin böreğini yapmaktan vazgeçmek ☺, hayatın getirdiklerine teslim olmaya başlamak ve daha niceleri paha biçilemez. “Ben oldum” demiyorum çünkü sizden öğrendim ki “ben oldum” dedikçe birileri olmadığını gösteriyor hayatta. Olmaya çalışıyorum diyelim. Ve bu sizin desteğiniz sayesinde oldu. İnanıyorum ki zamanla size sevdirdiğim “Olduğu kadar olmadığı kader” mottosu kıvamına da geleceğim. ☺ Emeğiniz, sabrınız ve yol arkadaşlığınız için çok teşekkürler….
Demet Gürel Berdibek
Sema Hanım’la gerçekleştirdiğimiz koçluk seansları, bireysel farkındalığımı artırmaya ciddi katkı sağladı. Bu sayede ekibimle oluşturduğum açık iletişim ortamı, artan sorumluluk ve zorluklara karşı beraberce daha iyi hazırlanma fırsatı yarattı.
N. Altuğ Kökdemir
Merhaba Sema Hocam, Bu hafta bana ve yöneticilerime yüzyüze geribildirimi de verdiler.Sonuçlar gerçekten çok olumlu. Özellikle liderlik ve gelecek odaklılık yetkinliklerinde geçen seneye göre çok gelişme gösterdim.Geri bildirimdeki bir çok noktada sizinle üzerimize çalıştığımız konuların ne kadar faydası olduğunu gördüm.Özellikle çalışan görüşmesi, o duygusal tuzaklara düşmeme ve empati noktalarında güzel geri bildirimler aldım.Benim için öğretici olduğu kadar, sonucun böyle pozitif olmasına büyük katkısı oldu beraber çalışmamızın.Benim kariyerim için gerçekten önemli bir adımdı. Umarım sonraki adımlar da böyle olumlu geçer ve yöneticilik kariyerime başlama fırsatı bulurum. Size bir kez daha çok teşekkür ediyorum. Umarım bundan sonra da başka amaçlar için yine beraber çalışma fırsatı buluruz.
Emrah Golbasi
Yaklaşık 7 ay boyunca yürüttüğünüz koçluk sürecinde ve sonrasındaki etkileriyle bana kattıklarınız için öncelikle teşekkür etmek isterim. En çarpıcı etkinin; kendimin ve çevremdekilerin daha fazla farkına vararak, onların alt metinlerde dahi iletmeye çalıştıklarını anlama ve karşılıklı tutumları anlamlandırma konusunda olduğunu söyleyebilirim.
- Tutkuyla sahiplenmenin başarının anahtarı olduğunun,
- Heves oluşturmanın, bilmedikçe bilmediğini bilmeye başlamalarını sağlamanın,
- Sürekli gelişmeye yönelten, görünmeyen yöne de baktıran, perspektif katan liderliğin,
- “Sen bilmeden/ yakınında olmadan” dahi, sınırların ötesinde sana destek olacak bir ilişki ağınınoluşmasının,
- Azla çok şey anlatmayla (gerektiğinde metaforik ve şiirsel anlatımı da içerecek şekilde) ikna veetkilemenin
- Etkileşimde / çatışmada çift yönlü sorumluluğun, ama esas kendinde değişimlerle karşındakini tetiklediğinin
Önemini hatırlatmanız, ve bunları ısrarla ve sabırla etki alanımdakilere de benimsetmeye çalışmamın, kendimde ve etki alanımdakilerde dönüşümü ve gelişimi tetiklediğini hatırlatmanız benim için eşsiz değerdeydi. Sizinle çalışmak büyük bir keyif ve kazanç.
